Yalova Bölgesi
Tarihin en eski çağlardan günümüze kadar akan büyük su medeniyeti. Osmanlı beyliğinin 1302 yılında Bizans’ a karşı kazandığı Bafeus Savaşı ile devlet olduğu yer. Cumhuriyetin kurucusu Atatürk’ ün kenti...
Yeşilin ve mavinin en güzel tonlarda buluştuğu topraklarından bereket ve sularından hayat fışkıran gül kokulu güler yüzlü şehir Yalova.
Romalılardan Friglere kadar birçok medeniyetin yaşamış olduğu Yalova Bölgesi, 1326 yılında Osmanlı Devleti tarafından fethedilmiş ve ebedi olarak Türk yurdu haline getirilmiştir.
Atatürk Türk tarihi ilgi olarak Yalova’ da yaptığı bir çalışmanın altına 17 Ağustos 1931 tarihini yazmış ve Yalova diye not düşerek bu güzel şehrin adını tescil etmiştir. Yalova, Altınova, Armutlu, Çınarcık, Çiftlikköy ve Termal ilçelerine sahiptir.
Su medeniyeti olan Yalova geçmiş medeniyetlerden kalan izlerin ve tarihi yapıların hemen hepsi suyla ilgilidir. Ve dini yapılarda buna dâhildir.
Yalova 110 km’ lik sahil şeridi ile ülkemizin en uzun sahillerinden biri olan ilidir. Yıllarca yaz turizminin en hareketli yaşandığı Çınarcık ve Armutlu arasında eşsiz güzellikte doğal plajlar bulunmaktadır.
Yurtiçinde ve yurtdışında Yalova denince ilk akla gelen tarihi termal kaplıcalardır. Roma’ dan Bizans’ a Osmanlıdan günümüze kadar binlerce yıldır sularıyla şifa dağıtan bir turizm merkezidir.
Yalova Gezilecek Yerler
Kara Kilise
En eski çağlarda kalan Karakilise, Çiftlikköy ilçesinde bulunan Roma dönemine ait bir su yapısıdır. Romalılar tarafından bir su deposu olarak inşa edildiği ve Bizans döneminde kilise haline getirildiği sanılmaktadır.
Yürüyen Köşk
Atatürk Yalova’ da deniz kenarında bir çam ağacını çok beğenmesi sonu yaptırılan köşktür. Ağacın dalları köşkün duvarlarına dayandığı ve köşke artık zarar verdiği için kesilmesi gerekiyormuş. Çalışanlar bu konuyu Atatürk’ le konuşmaya gittikleri zaman ilginç bir cevap almışlar.
Atatürk, ağacın kesilmesini değil köşkün kaydırılması gerektiğini söylemiş. 1930 yılında çalışmalara başlamıştır. Toprak titizlikle kazılıp tren yayları büyük bir dikkatle yerleştirilmiştir. Ve köşk 5 metreye yakın kaydırılmıştır.
Erikli Yaylası
Mükemmel konumu eşsiz mavisi ile Erikli Yaylası, denizden yüksekliği tam 600 metredir. Karaağaç, Elma ağacı, Kestane ve birçok ağaç türünü bünyesinde bulunduran Yayla, şelalesi ve yeşili ile gelen misafirlerine adeta görsel şölen yaşattırıyor.
Türkiye, kaplıca turizmi ve sağlık turizmi bakımından Avrupada birinci sırada yer almaktadır ve Türkiye’ de 1300 dolayında termal kaynak bulunuyor. Bu termal kaynaklar üzerinde kurulan yüzlerce nitelikli, özel oteller ve kamu tesisleri şifa arayanlara sağlıklı tatil hizmeti vermektedir. Sağlık Bakanlığı onaylı Termal Oteller ile tatil keyfinizi sağlıklı yaşayın.